Kardeş Kıskançlığı

Kardeş Kıskançlığı

Kardeş Kıskançlığı

Tülay Özer

Tülay Özer

Çocuklarda görülen kardeş kıskançlığı oldukça yaygın bir problemdir ve anne babaların en çok yakındığı sorunlardan biridir. Kıskançlık tanım olarak, sevilen birinin ya da bir şeyin paylaşılmasına katlanamamak anlamına gelir. Çocuklarda bu duygu yeni kardeş eve geldiğinde yoğun bir şekilde yaşanır.
 
 Yeni doğan eve gelene kadar kardeş fikri çocuk için heyecan verici mutlu edici bir olaydır. Ancak bebek eve geldikten sonra artık roller değişmiştir, ikinci planda olmak onu fazlasıyla üzüp, uzaklaşmasına ve hırçınlaşmasına sebep olacaktır. O güne kadar Anne baba sadece ona aitti ve sevgi ilgi hep onun üzerindeydi. Anne babayı paylaşma fikri onu oldukça sinirlendirecektir. Bu dönemde çocuğunuz söz dinlemez bir tutum içinde olabilir ve sizi kızdırmak için elinden geleni yapar. Bunun sebebi ise kardeşini kıskanıyor olması ve onu yararsız, sadece ilgi & enerji alan bir varlık olarak görmesidir. Bu durumda kızgınlığını kardeşine yönlendiremediği için tranferans yapar ve bu kızgınlığı anne babaya yöneltir. Onun için kardeşe zarar vermek yanlış olacağından hedef anne babadır artık.
 
 Yukarıda saydığım olumsuzlukların azaltılması için çocuğunuzu bebeğin doğumundan aylar önce hazırlamanız gerekir. Olası kıskançlık senaryolarını önlemek veya azaltmak için ona artık büyüdüğünü, abla/abi olacağını söylemelisiniz. Ona yapabileceği ölçüde sorumluluklar vermek kendisini iyi hissetmesine sebep olacaktır. Doğumdan önce çocuğunuza bebeğin bakımında nasıl yardımcı olabileceği konusunda bilgiler verebilirsiniz (altını temizleme, beslenme gibi).
 
 Gelecek yeni bebek hakkında konuşurken kullandığınız lisan önemlidir. ” O senin küçük kardeşin ” şeklinde cümleler kurarsanız onun sahiplenme duygusunu arttırırsınız.
 
 Bebek doğduktan sonra onun emzirdiğiniz biranda belki de hiç bir şeye ihtiyacınız yokken çocuğunuz, gidip bebek çantasını getirmesini ya da bebek ile ilgili herhangi bir şey yapmasını isteyin. Bu onun kendisini işlevsel ve yararlı hissetmesine neden olacaktır.
 
 Bütün bu hazırlık ve doğum sonrası dönemde en önemli şey, çocuğunuzun duygularını dile getirmesine fırsat vermenizdir. Onu dinlemeniz, olumsuz düşüncelerini size anlatmasına olanak vermeniz onun rahatlaması için büyük önem taşır. Çocuklar belirsizliklerden hoşlanmazlar ve bu onları korkutur. Bütün bu dönemde onun anlayabileceği bir dille açıklamalar yapmanız onun kaygı düzeyini azaltacaktır. Onu sevdiğinizi her fırsatta dile getirerek sizin için ne kadar önemli değerli ve vazgeçilmez olduğunu belirmeniz onun yalnızlık ve kıskançlık duygularının giderilmesine yardımcı olacaktır.
 
 Bu dönemi bir süreç olarak düşünmeli ve sabırlı davranmalısınız, unutmayın ki bu süreç çocuklar için zorlayıcıdır, sizin rehberliğiniz ve sevginiz olmadan atlatmaları güç olur.
 
 Sevgilerimle,

 


Ceyda Cecan Karakuş
Uzman Klinik Psikolog [Yazar]