Çocuklarda Davranış Sorunu

Çocuklarda Davranış Sorunu

Çocuklarda Davranış Sorunu

Tülay Özer

Tülay Özer

“Bireyin davranışlarını istendik yolda değiştirme süreci” eğitimin en çok bilinen tanımlarından biridir.Bu tanım eğitimin bir davranış değiştirme olayı olduğunu gösterir.Neden davranışları değiştirme ihtiyacı duyuyoruz?Bu davranışlar olumsuz davranışlar mı? Yoksa bizim olumsuz veya sorunlu olarak telâkki ettiğimiz davranışlar mı?Bu soruları cevaplamak için davranış sorununun ne olduğunu, iyi anlamamız gerekir.

Her şeyden önce bilmeliyiz ki ‘davranış sorunları olan çocuk’ terimi belli bir çocuk için, yani öğrenme güçlüğü, otizm veya dikkat eksikliği olan çocuklar için kullanılan bir terim olmayıp genel bir terimdir.Davranış sorunu, çocuğun kendisinden beklenen davranışı yerine getirmeyip kendisi ya da başkaları için sorun oluşturan şeyler yapmasıdır.

Davranış sorunları ne denli şiddetli olursa olsun, çocuğun yaptıklarından kaynaklanmaktadır, çocuğun kendisinden değil. Eğer sorunu çocuğun kendisinde görürsek, çocuk var oldukça olumsuz davranışın var olacağını, daha doğrusu çocuğun kendisinin her hâlükârda bir sorun olduğunu peşinen kabul etmiş oluruz ki bu bizi hiçbir yere götürmez.Bu nedenle sorunlu davranışları tespit etmek için şu hususları göz önünde bulundurmamız gerekir:

1-Davranış sorunları terimi çocuğun yalnızca yapmamayı öğrenebileceği davranışlar için kullanılmalıdır.Örneğin ağır geldiği için elindeki vazoyu taşıyamayıp yere düşüren çocuğun davranış sorunu olduğunu söyleyemeyiz. Doğru davranışlarda bulunabilecek bir çocuğa davranışının yanlış olduğu öğretildiği hâlde çocuğun bu davranışlarda ısrarcı olması, sorunlu bir davranıştır.

2-Toplumumuzda çocuk davranışlarına farklı farklı tepkiler gösterilmesi meseleyi içinden çıkılmaz bir hâle getirmektedir. Bir evde kabul gören bir davranış, başka bir aile tarafından çok yanlış olarak kabul edilebilir. Meselâbir aile “Ali kalemi eline geçirdi mi babasının kitaplığındaki kitapları indirip karalıyor. Bu çok kötü...” derken diğer aile “Çocuğum kalem tutup yazmaya çok hevesli, istekli, ne güzel...” diyebiliyor.Bu nedenle zihnimizde çocuğun nasıl davranmasını istediğimizi belirlememiz gerekir.

3-Bazen çocuğun yaramazlıkları da davranış sorunu olarak görülebilir.Oysa yaramazlık zamanla ortadan kalkan bir çocukluk özelliğidir. Ancak yaramazlık olayı çocuğun yaşına göre değişir.Meselâ üç yaşındaki bir çocuk için evin duvarlarına yazı yazmak yaramazlık iken yedi yaşındaki çocuk için artık bu bir davranış sorunudur.

4-“Çocuğun sorunu davranış sorunu mu yoksa duygusal bir sorun mu?” Bu sorunun cevabı oldukça karmaşıktır. Sorun, duygusal sorun ya da kişilik sorunu olarak görülürse ona bazı sıfatlar yakıştırılır: ‘anneye bağımlı, aç gözlü, saldırgan, tembel ’ gibi. Davranış sorunu bu sıfatlarla tanımlanırsa bunu düzeltmek için çaba göstermeyip bütün bu sorunların çocuğun kişiliğinden kaynaklandığını kabul etmiş oluruz.Eğer sorun davranış sorunu olarak ele alınırsa o davranışı değiştirmek için bir şeyler yapılabilir. Bu anlamda “Ali saldırgan” yerine “Ali küçük kardeşini çimdikliyor” veya “Ali aç gözlü” yerine “Ali başkalarının tabağından yiyecek alıyor” şeklinde durum tespiti yapmak, sorunu çözmeye bir adım daha yaklaşmak demektir.

Davranış sorununu tanımladıktan sonra, sorunlu davranışın nasıl kazanıldığını irdelersek, büyüklerin, özellikle de anne ve babanın olumsuz davranışlar kazanılmasında etkili olduğunu görürüz. Anne ve babalar istemeden, farkında olmadan çocuğa yanlış davranışlar öğretebiliyorlar. Meselâ alışveriş yaparken bir arkadaşınızla karşılaştınız ve konuşuyorsunuz. Bu arada çocuğunuz kulağınıza fısıldayarak bir istekte bulundu.Siz karşılaştığınız kişi ile konuştuğunuz için çocuğunuzun isteğini yerine getiremediniz.Çocuk bu sefer ses tonunu yükseltmeye, dahası ağlayıp tepinmeye başlar. Bu durumda anne ya da baba hemen çocuğun isteğini yerine getirir.Böylece ağlama ve tepinmenin isteklerini yerine getirmede bir yöntem, bir davranış şekli olduğu çocuk tarafından öğrenilmiş olur.Oysa ebeveyn böyle bir durumda konuşmayı kısa kesip çocuğunu dinlemeli ve çocuğun olumsuz davranışla dile getirdiği isteği uygun bir dille reddetmelidir.

Çocuk eğitiminin temellerinin atıldığı ailede çocuğa olumsuz davranışlar kazandırmamak için çok dikkatli olunmalıdır. Anne babalar çocuklarının sorunlu davranışlarını düzeltmek için aşağıda sıralanan birkaç tedbiri aile içi eğitim sürecinde uygulayabilirler:

1-Çocuğu ciddiye (kaale) almak:Çocuk bir şey anlattığında onu dinlemek, sorduğu soruları cevaplamaya çalışmak gerekir.Aksi hâlde çocuk önemsiz biri olduğu duygusuna kapılacak ya da sesini size duyurmak ve sorularına cevap bulmak için olumsuz davranışlar geliştirecektir.

2-Çocuğu küçümsememek ve aşırı koruyucu olmamak:Ayakkabısının bağcığını bağlamaya çalışan çocuğa “sen bağlayamazsın, gel ben bağlayayım” şeklindeki yaklaşım çocuğun öz güvenini sarsacak ve çocuğu anne babaya bağımlı hâle getirecektir.Bu da çocuğun kendisinin yapması gereken işler hususunda yanlış davranışlar geliştirmesine neden olacak, dolayısıyla sorumluluk bilincinin oluşması da gecikecektir.

3-Çocuğa yalan söylememek:Hasta olan çocuğunuzu hastaneye iğne yaptırmaya götürüyorsunuz ve hastanede “bu amca iğneci değil, sana iğne yapmayacak” diyorsunuz. Anne babanın bu davranışı, çocuğa yalanı öğretmenin en güzel yoludur. Böylece çocuğun ebeveynine ve büyüklerine olan güveni de sarsılacaktır.

4-Sözünde durmak:Çocuğa yerine getirilemeyecek sözler asla verilmemeli, söz verildiğinde de mutlaka bu söz yerine getirilmelidir. Bu davranış çocukta doğruluk, dürüstlük gibi ahlâkî kavramların gelişmesini sağlar. Aksi hâlde çocukta tam tersi davranışlar yerleşmeye başlar.

5-Kendi seçimini yapmasına izin vermek:Çocuğun olgunluğuna paralel olarak yaşamında kendini ilgilendiren seçimler yapmasına izin vermek gerekir.Meselâ kucağa alınmayıp yürümek isteyen çocuğun ille de kucakta götürülmesi veya bir yere misafirliğe gitmek isteyen çocuğun zorla evde bırakılması gibi davranışlar çocuğun tercihlerine saygısızlık olacak, aynı zamanda çocuğun kendini geliştirmesini engelleyecektir.

Ebeveyn olarak her türlü yaklaşım ve tutumumuz, çocuğun eğitiminde, davranışlarının şekillenmesinde oldukça belirleyicidir. Dolayısıyla çocuklara gösterdiğimiz olumlu davranış biçimi, onların sağlıklı bireyler olarak yetişmesine yardımcı olur.

Abdullah FIRAT
Kâzım Karabekir İlköğretim Okulu
Malatya

KAYNAKÇA


KüçükAdımlar, Macquairie Üniversitesi, Sidney.

Öğretmenler İçinÖğrenci Psikolojisi (Önce RuhsalEğitimi), (Derleyen: Füsun Aytaç).

Prof. Dr.MehmetÖzyürek, Sınıfta Davranış Eğitimi(Uygulamalı Davranış Eğitimi).

 Kaynak: Zafer Bilim Araştırma Dergisi 339

 


Sizden Gelenler
Yayınlanması için gönderdiğiniz yazılar [Yazar]