Yeni anneler bebeklerini şımartıyor olduklarına dair pek çok uyarı alırlar. Başkaları bunu söylemese bile bir anne kendisi, bebeğini her ağlayışında kucağına aldığı için ya da bebeğini uyutmak için salladığı için acaba bebeğimi şımartıyor muyum diye endişe edebilir.
Oysaki ilgi ve sevgi görmesi bir bebeği kesinlikle şımartmaz. Ayrıca oluşmuş olan her davranış biçimi ya da alışkanlık bebek büyüdükçe gerekirse değiştirilebilir. Bebeklerin bağ kurmaya ihtiyacı vardır. Özellikle ilk aylarda ağlamalarına tutarlı ve sevgi dolu bir şekilde cevap almaları gerekir. Konu bebeğinize sevgi göstermek ise asla kendinizi durdurmayın. Bebeğinize her dokunuşunuz, her yatıştırma girişiminiz, her besleyişiniz, her sallamanız, her öpücüğünüz, her ilgi ve dikkat gösterişiniz ona yeni tanıştığı dünyanın sevgi dolu, besleyici, iyi bir yer olduğunu öğretir. Böyle yaparak bebeğinizin insanlarla temas kurmanın rahatlatıcı ve iyilik getiren bir durum olduğunu içselleştirmesine yardımcı olursunuz.
Bu söylenenler size mantıklı geliyor olmasına rağmen yine de ‘bebeğin her küçük öksürüğüne ya da ağlamasına cevap vermek bebeği kendimize bağımlı hale getirmek olmuyor mu’ diye düşünebilirsiniz. İşte bu noktada önemli bir soru çıkıyor ortaya. Duyarlı ebeveyn ne demektir? Duyarlı ebeveyn bebeğin her ağlayışına cevap veren ebeveyn midir?
Evet, duyarlı bir ebeveyn bebeğin her ağlayışına cevap vermelidir. Ama bebeğin ağlayışı karşısında yapılacak en doğru hareket pek çok farklı şey olabilir: bebeği kucağa almak ya da beslemek, ağlaması artacak mı yoksa azalacak mı diye birkaç dakika beklemek, ya da her hangi başka bir müdahale…. Duyalı ebeveynlik yapılacak en doğru hareketin ne olduğu konusunda karar vermektir. Bu bebeğin yanına gitmek ya da gitmemek olabilir. Eğer duyarlılığı bu şekilde değerlendirir ve uygularsanız bebeğinizin kapasitesi ve ihtiyaçlarına daha çok uyumlanırsınız.
Bebeğin bize bağımlı hale gelmesi ise tamamen farklı bir konudur: bebekler tanım gereği zaten yardıma muhtaç ve bağımlıdır. Ayrıca, bağımlı olmak kötü bir şey değildir. Aslında, bebeğinizin sizinle kurduğu güvenli bağ yaşam boyu tatmin edici ilişkiler kurabilme becerisinin temelini oluşturur. Bağımsızlaşma (otonomi) zaman içinde gelecektir.
Bazı bebekler daha çok ten temasına ihtiyaç duyabilir. Bu bebekler, sıkça onu kucağınıza alıp yürümenizi ya da onu sallamanızı isterler. Eğer bebeğiniz bu tip bir bebekse ilk aylarda mümkün olduğunca çok onu kucağınıza alın. Bebeğinizle yakın teması korumanıza yararken ellerinizin serbest kalmasını da sağladığı için bebeğinizi kapalı ortamlarda bile bir askı içinde önünüzde taşımak size yardımcı olabilir. Bebeklerin emme ihtiyacı gibi, tensel temasta kalma ihtiyacı da zamanla azalacak ve bebeğiniz kısa bir zamanda daha bağımsız olmayı başaracaktır. Bu süre içerisinde, daha fazla hareket özgürlüğü istiyorsanız, bebeğinizi bir bebek koltuğuna ya da salıncağına koyabilirsiniz. En başta bebeğinizin bu durumu çok büyük bir değişiklik olarak algılamaması açısından yakınında kalın. Zaman içinde bu tip bir bağımsızlığa toleransı artacaktır.
Gelişim Uzmanı, Psikolog [Yazar]