Tuvalet eğitimini sadece bezden kurtulmak olarak görmemek gerekir. Mutlaka her anne bir an evvel yedek giysiler, pudralar, bezler vb. dolu ağır çantaları her gittikleri yere taşımaktan kurtulmayı iple çekiyordur. Ama unutmayın ki, bu sizin için olduğu kadar çocuğunuz için de özgürlük demek. Poposunda bez olmadan rahatça hareket edebilmek, herkes gibi tuvalete oturabilmek, çişi geldiğinde kendi işini tek başına halledebilmek demek. Bu dönem, çocuğun otokontrol kazanmaya başladığı bir dönemdir. O nedenle bu süreçte sabırlı, sevecen, sakin bir tutum izlemek ve zorlamalardan kaçınmak gerekir.
Tuvalet eğitiminin genellikle 24 – 36 ay arasında tamamlanması beklenir. Ancak bu noktada, her çocuğun bedensel gelişiminin, kas yapısının aynı olmadığını hatırlamakta fayda var. Aynı dönemde doğmuş bir yakınınızın bebeğinin tuvalet eğitimi almış olması, sizin çocuğunuzun da hazır olduğu anlamına gelmez. Tuvalet eğitiminde önkoşul çocuğun kendisini hazır hissetmesidir. Zamanından önce yapılan baskı ve zorlamalar, çocuğunuzla ilişkinizin bozulmasına, inatlaşmalara, güç savaşına, çeşitli davranış sorunlarına ve en önemlisi çocuğunuzun özgüveninin zedelenmesine neden olabilir.
Eğer ocuğunuz altı kirlendiğinde kendini rahatsız hissediyor, çişinin geldiğini söylüyor, kıyafetlerini tek başına çıkartabiliyor ve 2 saat ya da daha uzun bir süre altı kuru kalabiliyorsa, tuvalet eğitimine hazır demektir. Bu durumda, tuvalet eğitimine çocuğunuzla birlikte alacağınız (O’nun seçtiği) bir lazımlık ve tuvalet adaptörü almakla işe başlayabilirsiniz. “Çişin geldiği zaman lazımlığına ya da tuvalete yapabilirsin” gibi bir ifadeyle alternatifi olduğunu göstermek, bu konuda daha istekli olmasını sağlayacaktır. Lazımlık artık günümüzde pek tercih edilmese de, tuvalete oturmaktan, içine düşmekten korkan çocuklar için eğitime başlarken büyük kolaylık sağlamaktadır.
Çocuğunuz bazen lazımlığa, bazen de tuvalete yapmayı tercih edebilir. Bu gayet doğaldır. Ne de olsa kendi kararlarını verme provaları yapıyor. Bu dönemin otonomi kazanmak ile yakından ilişkili olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Tepki göstermek yerine sabırlı olmayı tercih edin.
Bu dönemde tuvalet eğitimini baskı ve zorlamayla vermeye çalışırsanız, kendinizi bir güç savaşı içinde bulabilirsiniz. Tepki olarak, en olmadık yer ve zamanlarda, gözünüzün içine bakarak altına yaptığına şahit olabilir ya da kabızlık sorunuyla uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.
Çocuklar bez bırakıldıktan sonraki ilk dönemlerde, altlarına kaçırdıklarında kendilerini yetersiz hissedebilir ve tekrar aynı durumu yaşayacakları, kendilerini kontrol edemeyecekleri kaygısına kapılabilirler. Kaygı işin içine girdiğinde, tuvalet eğitimi için harcayacağınız zaman da, çaba da artacaktır Bu süreçte, böyle minik kazalar olabileceğini söyleyerek O’nu rahatlatabilirsiniz.
Tuvalet eğitimi için aile yaşantınızda çocuğunuzda kaygı yaratabilecek değişimlerin (kardeşin doğumu, taşınma, okula başlama, annenin işe başlaması) yaşandığı bir dönemi seçmemekte fayda var. Tuvalet eğitimi almış çocuklar da dahi geri dönüşlerin görüldüğü bu tip dönemler atlatıldıktan ve rutin hayatınıza döndükten sonra, çabalarınızın karşılığını çok daha rahat ve kısa zamanda alabilirsiniz.
Bu dönemi mümkün olduğunca sabırlı, sakin ve sevecen bir yaklaşımla, çocuğunuzun duygusal ve fiziksel gelişim hızına ayak uydurarak yapmanızı öneririm. Çocuğunuz tuvaletini lazımlığa ya da tuvalete yaptığında, onlar için en büyük ödül olan, memnuniyetinizi göstermeyi sakın ihmal etmeyin.
Uzman Psikolojik Danışman [Yazar]